Bahri Dağdaş UTAE Hububatlarını Yenilikçi Bitki Besinlerimizle Kurak Şartlarda Deniyoruz
GennoTech AR-GE birimi, Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün kuraklığa dayanıklı çeşitleriyle, GennoLAB araştırma sahasında, yenilikçi bitki besinleriyle üretim için deneme parselleri oluşturdu.
Konya’nın Sarayönü ilçesine bağlı Gözlü Mahallesi’nde oluşturulan deneme parsellerine, Taner, Avşar, Selçuklu, Zorlu, Şehzade, Buhara, Meke, Bayındır, İkonya olmak üzere 9 çeşit buğday ve Ayrancı, Keykubat olmak üzere 2 çeşit arpa ekildi.
Toplam 142 dekarlık kurak sahada sadece yenilikçi GennoTech bitki besinleri kullanılacak ve kurak şartlarda verime ile kaliteye etkisi araştırılacak.
GennoTech Yönetim Kurulu Başkanı Yüksek Ziraat Mühendisi Ahmet Büyükatçeken, tarım başta olmak üzere, gıda ve kimya sektörlerinde, yenilikçi, doğaya duyarlı ve sürdürülebilir olan, katma değer yaratabilecek tüm konularda araştırmalara devam ettiklerini söyledi.
Deneme parsellerinin, önceki sezon nohut ekili arazide oluşturulduğunu belirten Büyükatçeken, “Burada kuraklığa dayanıklı buğday ve arpa çeşitlerinin ekimini deniyoruz. Geçen yıl Taner’i ekmiştik ve beğendik. Ekiliş sahalarını da bölgemizde ciddi rakamlara ulaştırdık. Bizden gören üreticiler de ekiyor.” diye konuştu.
– “Ekimleri tamamen yeni jenerasyon yöntemlerle yaptık”
Deneme sahasını “çöl bölgesi” olarak nitelendirilen, toprak yapısı güzel ancak yağış rejimi çok düşük bir bölgede oluşturduklarını vurgulayan Büyükatçeken, şöyle konuştu:
“Bu bölgede Bayraktar çeşidi buğday ekilişi yaygın fakat verimi istenen seviyelerde değil. Üreticiyi memnun etmiyor. Biz burada kendimizi riske atıyoruz. Denemeler yapıyoruz. Buna biraz da mesleki görev bilinci diyebiliriz. Bölgeye uyum sağlayabilecek çeşitleri üreticilerimize göstermek istiyoruz. Ekimleri tamamen yeni jenerasyon yöntemlerle yaptık. Klasik taban gübresi kullanımımız yok. Belli miktarda mikro granül kullanıyoruz. Beslemeyi tamamen üstten, yapraktan yapacağız.”
Büyükatçeken, çıkışlar, besleme uygulamaları ve bunların süreçlerini yapacakları gözlemlerle üreticilerle paylaşacaklarını anımsattı.
– “Çıkışı güçlendirmek için tohumlara özel kaplama yaptık”
Klasik üretim yöntemlerinin terk edilip birim alandan daha yüksek verim ve kalite sağlayacak yenilikçi üretim ve besleme yöntemlerinin benimsenmesi gerektiğine dikkati çeken Büyükatçeken, şöyle devam etti:
“Azot, fosfor, iz elementler, amino asitler ve diğer besleme guruplarını kendi ürünlerimizden kullanıp yapraktan besleyeceğiz. Çünkü yağış rejimi burada çok sıkıntılı olduğu için üstten serpmeyle verdiğimiz klasik üre veya nitratlı gübreler burada çalışmıyor ve bitkide yakıcı etki yapıyor. Dekara 25 kilogram tohum ve yaklaşık 2 kilograma yakında mikro granül gübreyle ekiliş yaptık. Tohumlarımızı da çıkışının kuvvetli olması için bizim çinko kaynağı Genno-Zinks ve deniz yosunu kaynağı Genno-Seaweet ürünlerimizle kapladık. Kaplama yapılan ve yapılmayan çeşitlerin kontrollü bir şekilde çıkışları takip edilecek ve etkisi gözlemlenerek çiftçilerimizle paylaşılacak.”